Söz-Müzik: Zub-i-zar Etta!

Saat gecenin üç buçuğu gecelerden Arabistan.

Uykunun kucağında sallanıyorken, penceremin tıklatılması, saçlarımın okşanması, ayaklarımın gıdıklanması ile uyandırıldım. Doğrulup, etrafıma bakıverdim. Abajur dolu bir odada buldum kendimi. Şarkı söyleyen abajurlar vardı her yerde, söylüyorlardı şen şakrak;

“Leylaklaar açmış gördün mü,

Dallardan bahar inmiş duydun mu,
Karanlıklar içinde bir ışık var,
Mor mor mor leylaklaaarr…”

Sıcak çarptı herhalde diye düşündüm ve kalktım hava almak için pencereyi açmaya. Penceremin önünde sevdası yitik, mor ışıklar saçan leylak görünümlü, bahar kokulu bir uzay gemisinin durduğunu gördüm. Uzattım kafayı;

“Hey orada kimse var mı?” diye seslendim,

Az bir sessizlik ve beklemenin ardından bir kar tanesi çıkıverdi.

dialog2.jpg Ben varım, ne olacak ? Çok mu umurunda sanki.

dialog2.jpg Evet, umurumda, olmasaydı sormazdım.

dialog2.jpg Belki de sormasaydın olmazdım.

dialog2.jpg Bir uzay gemisi ve içinde konuşan bir kar tanesi. Her neyse, içeri gelsene.

dialog2.jpg Gerçekten mi?

dialog2.jpg Lütfen.

dialog2.jpg Teşekkürler, ilk defa biri beni davet ediyor.

dialog2.jpg Gel, gel de anlat, kimsin sen, kiminsin sen?

dialog2.jpg Tam karşıya geçerken bıraktığın o el benim.

dialog2.jpg ?

Zaman duruverdi o an, gökyüzü kızardı, pencereden içeri soğuk rüzgar girmeye başladı, ve de dışarıda lapa lapa kar yağmaya başladı.

Kar tanesi elimi tuttu,

dialog2.jpg Bu sefer bırakma.

dialog2.jpg Anlayabilsem bırakmam belki..

dialog2.jpg Anlaman gerekmiyor, ama biliyorsun.

dialog2.jpg Benim belki de gizli bir bildiğim var.

dialog2.jpg Beni öldüreceksin.

dialog2.jpg Ben mi?! Ben kimseyi öldüremem.

dialog2.jpg Öldürüyorsun.

dialog2.jpg Nasıl?

dialog2.jpg Elimi tutarak.

dialog2.jpg Ama bırakma dedin.

dialog2.jpg Evet bırakma lütfen.

dialog2.jpg E ama ölüyormuşsun.

dialog2.jpg Ölmem gerekiyor.

dialog2.jpg Niye?

dialog2.jpg Çünkü senin gizli bir bildiğin var.

dialog2.jpg Ama ben niye bilmiyorum gizli bildiğimi?

dialog2.jpg Biliyorsun.

dialog2.jpg Görüyorum. Dönence!

dialog2.jpg Nedir Dönence?

dialog2.jpg Ne midir?

dialog2.jpg Yer küresi üzerinde, güneş ışınlarının yılda iki kez dik açı ile geldiği, sıcak kuşağın kuzey ve güney sınırlarını oluşturan ve eşliğin 23° 27° kuzey ve güneyinden geçen çemberleri.

Şimdi anlamaya başladın mı?

dialog2.jpg Evet, ölmen gerekiyor.

dialog2.jpg Anlamamışsın!

dialog2.jpg Niye?

dialog2.jpg Ben zaten ölüyüm.

dialog2.jpg Ölümü gördüm lacivert ceketlerde.

dialog2.jpg Yol bir, akıl bir, bak da görev bil.

dialog2.jpg Evet…3 var 7 var, 12 var 40 var, 6666 inen var.

dialog2.jpg Artık benim burada işim bitti.

dialog2.jpg Evet, sen artık gitmelisin. Ölüsün ama ölmelisin, öldürmeliyim seni, çünkü benim gizli bir bildiğim var.

dialog2.jpg Dönence!

dialog2.jpg Sen de!

Uzay gemisi gitmiş, kar tanesi bitmişti. Abajurlar söylemeye devam ediyorlardı:

“…Bilsen ne gaybana geceler yaşarım, gaybana gecelere loy…”

Susturdum her birini, başladım mırıldanmaya;

” Gülüşlerim vardı benim, ben kimim ben nerdeyim, tam karşıya geçerken bıraktığın o el benim”

Sabah oldu, alarm çaldı, aynaya baktım.

Kar tanesi!

…Ve uğraşmak anlamsız, yüzümdeki yabancı her geçen saniye bana daha yabancı.

Bedevi Martılar teşhisi koydular hemen, Lyrics Effect olmuşum, Benden adam olamamışım.


Story Copyright :OTahirZGN
Image source

ZAK000.png

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir