Güzâf ü Lâf #5

Ey Sahip,

Mektup mektup üzerime geliyorsun, yeter mi acaba artık. Bitirsek mi şu mektuplaşmaları?

Şu yaşa geldin hala Ruh ’unla temasa geçmeyi öğrenemedin. Bir mektup tutturdun gidiyor. Ben de sana eşlik ettim haklısın ama hani direkt bir ilişki kuramıyorsak, bu kadar dip dibeyken çok uzaktaymışız gibi mektuplaşıyorsak; bu ilişkide bir sıkıntı var sanki hissiyatıyla karışıyorum.

Bunun üzerine düşünmelisin. Benim düşünmeme gerek yok sanırım; bu ilişkiyi kurmayla yetkili kişi sensin. Sonuçta ben sana sahip diyorum.

Sen düşün dur.

Ben de düşündüm bu konuda ama farklı konulardan çıkarken buldum kendimi. Siz insanlara kızdım yine durduk yere.

Düşündüm ki, siz biz ruhları ötekileştiriyorsunuz çünkü siz ötekileştirmeyi çok seviyorsunuz. Psikolojik ve Psikiyatrik problemlerinizi bile Ruh Hastalığı olarak tanımlamaya kadar götürüyorsunuz. Buna bazen bizi de inandırıyorsunuz ama ben düşündüm ve kabul etmiyorum! Beyniniz bir yerlerde saçmalıyor, hormonlarınız alt üst oluyor ve size hissettirdiği duygular yerle yeksan ama hasta olan Ruh!

Peh!

İnsanlar olarak ne kadar saçma yaratıklar olduğunuzu bir kabullenseniz, belki de her şey çok daha iyi olacak. Bir süredir hepinizin ağzında; “yok efendim neymiş sosyal medya insanları mutsuzlaştırıyormuş.”

Niçin efendim neden?

Çünkü aptalsınız, bencilsiniz ve öyle değilmiş gibi davranmaya çalışıyorsunuz.

Neymiş efendim; “insanlar yalan ve sahte imiş sosyal medyada. Herkes kendini çok mutlu, çok gezen, çok güzel olarak lanse ediyormuş ve devamlı bunlara maruz kalan insan bu sefer ben niye mutlu değilim diye depresyona giriyormuş.”

Hadi oradan pis manyaklar!

E hani başkalarının mutluluğuyla mutlu olabiliyordunuz siz? Hani başkalarının iyiliğini düşünen yüce yaratıklardınız?

O vakit niçin başkalarını mutlu, güzel, vs. görmek sizi mutsuz kılıyor? Bırakın yalancıktan da olsa insanlar kendilerini iyi hissetsin. Ne istiyorsunuz yani; insanlar yıkık, üzgün, bedbaht bir halde olduklarını mı paylaşsınlar? O zaman mutlu mu olacaksınız?

Dedim ya bencilsiniz diye, işte tam olarak insanların mahsusçuktan mutlu görünmelerine bile dayanamıyorsunuz. Önce siz mutlu olmalısınız. Orası sosyal medya ve insanlar keyif almak için oradalar ve mutlu güzel anlarını paylaşmayı tercih ediyorlar. Bak dikkat et “an”diyorum. Belki bütün bir gün boyunca sadece 15 dakikalığına keyifli bir anları oldu, işte onu paylaşmayı tercih ediyorlar.

Neden bunu yaparak sizi kandırmış olsunlar ki? Öz-Terapi yapıyorlar bir nevi. Hem sosyal medyadan önce; sadece fotoğraf makinası olduğu zamanlarda farklı mıydı?

Hayır tabiisi.

O zaman da insanlar keyifli zamanlarında fotoğraflarını çekip albümlere koyarlardı. Siz de evlerine gittiğinizde albüm bakarsanız görürdünüz.

Fotoğraf çektirmeden önce; birçok insan saçını başını falan düzeltmez miydi? İşte bugünlerin o günlerden hiçbir farkı yok. Eskiden 20 saatte otobüsle gittiğin yere, nasıl ki 2 saatte uçakla gitmeye başladıysan, şu an olan da bu. Sizler en yakınınızdakileri bile çe-ke-mi-yor-su-nuz!

Yeter ya, rahat bırakın birbirinizi ve kendinizi!

Bir de şu linç kültüründen kurtulun artık. Birinin hemen bir yanlışı olmaya görsün, hemen sosyal medya linçine katılır oluyorsunuz. Hakaretler, alaycılıklar, hor görmeler ve kınamalar havada uçuşuyor. Sanki sizin hiç yanlışlarınız, hatalarınız ya da farkında olduğunuz ve insanlardan gizlemeye çalıştığınız yanlışlarınız hiç olmamış gibi. Ha üstüne bir de toplumsal farkındalık yarattığınızı iddia ediyorsunuz. Zaten toplu taşıma kullanırken birbirini itip kakan, trafikte kaynak yapan vs. siz değilsiniz! Sahi kim onlar yahu?

Yok, yok ben anlamayacağım siz insanları ve neden bizlerin bir araya getirildiğini de çözemiyorum.

Ama seni seviyorum sahip ve bütün ruhlar kendi sahibini seviyor bunu bilin.

Belki de kargaya yavrusu şahin görünür misalidir.

Onu da anlamıyorum gerçi. Karga dediğin mis gibi, çok da güzel bir kuş. Karizma desen karizma var, zeka desen zeka var.

Bence kargalar kendilerinden bir hayli memnundurlar ve yavrularını da karga olarak görmekten sıkıntı duymuyorlardır ama siz insanlar onlara da bok atıyorsunuz. Nedir içinize sindiremediğiniz şey?

Ya neyse ,mektubuma son veriyorum yoksa ağzımı bozacağım. Bugün sanırım iyi günümde değilim.

Arivederçi.

Story & Image Copyright: OTahirZGN